Bursa, 17.Mayıs.2010

HALKA AÇILMAK (4)

   2010 yılında ekonominin büyüyeceğini öngörerek, bu büyümenin borsayı da etkileyeceğini , dolayısıyla borsaya açılmaların da artacağını düşünerek halka açılmak veya borsaya açılmak konusunu toplamda bu yazı ile birlikte 4 bölüm halinde

incelemeye çalıştık.

   Ekonominin büyüyeceğini, Türkiyenin eski günlerine döneceğini öngörüyoruz. Yunanistan krizinin olabileceğini iki yıl önce düşünmüştük. Son olarak bir kaç yazı önce Yunanistan, İspanya, Portekiz, Polonya, İrlanda gibi ülkelerin durumunu, ülkemizle ticari ilişkilerini gündeme getirerek, Yunanistan krizinin ülkemize pek bir etkisi olmayacağı kanaatine varmıştım. Hala aynı kanaatteyim. Yunanistan krizi Avrupa Birliğine etki eder mi? Küçük Yunan ekonomisinin Avrupa Birliğine hiç ama hiç bir etkisi olamaz. Ancak, kötü bir tabir var. Turbun  gerisi çuvalın içinde.

   İşte Yunanistan krizinin Avrupa Birliğine etkisi burada çıkıyor. Avrupa Birliğinin bankacılık sisteminin hataları, kötü düzenlenmesi. Yunanistan krizi Avrupa Birliği bankacılık sistemine kötü etki edecektir. Bu sayede de onlar kendilerini düzenlemeye başlayacaklardır. Portekiz, İspanya, İtalya ve benzeri ülkeler ise herhalde en kısa zamanda tedbir almaya başlayacaklardır.

   Yunanistan krizi, ülkemizi nasıl etkiler biliyor musunuz? Maalesef, spekülatörler tarafından yapılacak – ama kendi içimizdeki kötü niyetli spekülatörler – yanlış işler sebebiyle etkilerse etkiler. Hükümetin bu spekülasyoncular ve kötü niyetlilere karşı bugünden tedbirler alması gerekir.

   Halka açılmak derken Yunanistana geldik.

   Evet, Türkiye ekonomisi her şeye rağmen bu yıl büyüyecek. Yeter ki içimizdeki bozgunculara prim vermeyelim. İşadamlarımız, en ufak bir olumsuzlukta içlerine kapanmasınlar. Reklamlara, pazarlamaya ve en önemlisi benim tabirimle gözleri pırıl pırıl parlayan , çalışkan ve genç insanlara iş vererek dünyaya açılmaya devam etsinler.

   İşte, bu takdirde, borsada da halka açılmalar son hızla artacaktır. Bu yazılarımız borsaya açılma konusunda ufacık ta olsa bir bilgi verirse ne mutlu bana.

   Borsaya açılmaların hızlanacağı konusunda muhakkak ki İMKB ve SPK tarafından başlatılan çalışmaların da büyük etkisi olacaktır. Bugünlerde hazırlanan tebliğ ile halka açıklık oranındaki minimum sınırın %5 lere kadar düşürüleceği söylenmektedir.

   Böyle bir durumda, herhangi bir şirket , hele bilançosu da iyiyse sermayesirin veya işletmesinin %5 ini iyi bir fiyatla mesela 20 lira fiyatla borsaya açarsa koyduğu 100 lira sermayeyi elde edecek ve yeni yatırımlara yönelebilecektir. Bunun gerek şirketini borsaya açan yatırımcı ve gerekse borsada işlem gören küçük yatırımcı için iyi olacağı konusunu gündeme getirmeye bile değmez. Hakikaten iyi olacaktır.

   Okumuş yazmış takımımıza bir bilgi daha vermek istiyorum. Borsada , borsaınn %75 ine yabancılar hakim, yabancılar bütün şirketlerimizi ele geçirdiler diye bir (tam tabirle geyik) düşünce var. Sayın okurlar yok böyle bir şey. Borsadaki şirketlerin %75 i yabancıların elinde değil, olamaz da!

   Diyelim ki bir şirketin %25 lik kısmı borsaya açık olsun. Bunun %75 i yabancıların elinde olsa ne olur? Borsaya açık bu şirketin sermayesinin ne kadarı yabancıların elindedir? Hesabını yapalım.

Şirketin sermayesi                                                   100 lira

Borsaya açılan kısmı                                                   25 lira

Yabancıların eline geçen kısmı               %75

Yabancıların elindeki hisse miktarı+        %75x25= 18,75 lira

Şirket sahiplerinin elinde kalan                                    81,25 lira

   O zaman hakikaten borsadaki şirketlerimizi yabancıların ele geçirdiği lafı tam bir geyik.  Değerli şirketlerimizi yabancılar ele geçiriyor diye borsaya girmemek yanlış.

Ucuza para bulmak için yatırımcıların şirketlerini borsaya açması şart. Küçük yatırımcıların da borsada işlemler yaparak borsaya dahil olmasa iyi bir şey.

Borsa yazılarımız burada bitiyor. Borsaya açılacak ve borsada yatırım yapacaklara hayırlı olsun.

Cevdet Akçakoca

Yeminli Mali Müşavir